Hepimiz şiddet mağduruyuz arkadaşlar.
En okumuşumuz, en başarılımız, en güzelimiz, en bakımsızımız, en dindarımız, en marjinalimiz; hepimiz.
Şiddeti sadece yüzünüzde patlayan bir tokat olarak düşünmeyin.
Şiddet bir toplantıda siz sunum yaparken birbirine fısıldayan iki kişiden gözlerinize girebilir.
Şiddet, alışveriş yaparken kocanızdan izin almadan market arabasına koyduğunuz konservenin içinden fırlayabilir.
Şiddet, cüzdanınızda birkaç bozuk paradan fazlası olmamasıdır bazen.
Şiddeti giymek istediğiniz elbisede hissedersiniz.
Makyajı yüzünüzdeki morlukları örtmek için değil kalbinizdeki yaraları kapatmak için yaptığınızda aynadan size bakar şiddet...
Konuşacağız arkadaşlar.
Benim için, senin için, bizim için, bütün kadınlar için konuşacağız.
Bizi her zamanki gibi manipule etmek isteyecekler.
"Hayırdır çok değiştin, sen feminist misin, sen özgür olmak istiyorsun, bana bahane bulma, sen neyin peşindesin, kes lan sesini!"
Hayır, biz sadece yaşamaya çalışıyoruz. Hesap verilecek olan onlar değil Allah'tır. Allah bizimle, susmayın!
Dünya çapında yaklaşık 81.000 kadın ve kız çocuğu, 2021'de yakın partnerleri veya diğer aile üyeleri tarafından öldürüldü.
Bu, ortalama olarak, ailesinden her 11 kişiden birinin, cinsiyetle ilgili bu tür cinayetlerin büyüklüğünün ciddi ölçüde değişmeden kaldığını, ancak son on yılda yalnızca marjinal artışlar ve düşüşlerle kaldığını gösterdiği anlamına gelir.
Dünyadaki tüm bölgelerdeki kadınlar ve kız çocukları bu tür cinsiyete dayalı şiddetten etkilenmektedir.
Tahmini 25.600 mağdur ile Asya, mutlak anlamda en fazla mağdur sayısına sahip bölge olurken, Afrika, kadın nüfusunun büyüklüğüne göre en yüksek seviyeye sahip bölgedir.
Kadınların ve kızların yakın partnerlerin veya diğer aile üyelerinin - normalde güvenmeleri beklenen kişilerin - ellerinde öldürülmesi, cinsiyete dayalı şiddetin en uç tezahürlerinden birini temsil eder.
Bu tür cinayetler genellikle psikolojik, cinsel ve fiziksel istismarı içerebilen cinsiyete dayalı şiddetin önceki deneyimlerinin doruk noktasıdır.
Comments